Sağlık

Sevdiklerini kaybeden kişilerle nasıl konuşmalıyız?

Sevdiklerini kaybeden kişilerle nasıl konuşmalıyız? Konu hakkında detaylı ve güncel bilgiler için bu makaleyi okuyun

Sevdiklerini kaybeden kişilerle nasıl konuşmalıyız?

Son zamanlarda Covid-19 salgını, ardından deprem ve şehit haberleri ile birlikte ölüm ve sevdiklerimizi kaybetmek ile ilgili kaygılarımız kontrol edilemez bir şekilde arttı. Aslında ölüm hepimizin yüzleştiği, yüzleşmese de eninde sonunda yüzleşmek zorunda kalacağı bir gerçek. İnsanlığın en temel ve derin kaygısı olan bu gerçeği çoğu zaman unutuyor, hatta bazen hiç yaşamayacakmışız gibi düşünüyoruz.

Bir şekilde savunma mekanizmalarımız bizi bundan korurken, toplumsal olarak art arda ölümlerle yüzleşmek birçok kişinin bu konuya ilişkin savunma mekanizmalarını zayıflattı. Bu süreçte birbirimize daha çok destek olmanın, acıyı paylaşmanın önemi de arttı. Ancak maalesef, ölüm ile ilgili konuşmak hiç de kolay değil. Bu kadar çaresiz ve değiştirilemez bir durum, sevdiğimiz birinin başına geldiğinde onu teselli edecek sözcükler bulmak, ne yapacağını bilmemek, hatta bazen destek olarak söylediğimiz/yaptığımız şeylerin daha kötü sonuçlara yol açtığını görmek beni bu konuda düşünmeye, okumaya ve hatta bununla ilgili eğitim almaya sevk etti. Bugünkü yazımda sizinle sevdiğini kaybeden biriyle nasıl konuşacağımıza dair konuşmak istiyorum.

Öncelikle bu kişilerle klişe olan ama aslında söylememiz gereken bazı cümle kalıpları bulunmaktadır: Sen güçlü bir insansın!, erkeksin sen ağlama!, çok acısı vardı belki de bu onun için iyi oldu, Allah dağına göre kar verir, artık evin reisi sensin, acının ilacı zamandır, Allah daha beterinden saklasın iyi ki kardeşlerin hayatta, sıralı bir ölümdü, hepimiz bir gün ölümü tadacağız, bu süreci atlatmalısın ve güçlü durmalısın, hadi başka şeylerden bahsedelim.. Bu ve bunun gibi birçok cümle kalıbı, kişinin bu süreci daha da zor atlatmasına sebep olmaktadır. Onun acısını anlamadan yorum yapmak, ona sen güçlüsün, artık evin reisin gibi sorumluluklar yüklemek ya da duygularını bastırmasına yol açacak önerilerde ve söylemlerde bulunmak o kişiye sadece acı verecektir.

Peki neler yapabiliriz?

Öncelikle o kişinin yaşadığı duruma saygı gösterin. Ölüm, kayıp, yas gibi süreçlerin kişiden kişiye farklılık göstereceğini unutmayın. Bu sebeple o kişiye kendinizden veya bir başkasından örnek vermek yerine, yaşadığı ve hissettiği şeyi anlamaya çalışın, bu süreçte bunları hissetmesinin normal olduğunu fark ettirin. Bunun uzun bir süreç olabileceğini unutmayın. Üzerinde 2 ay, 6 ay geçmesi bu süreci atlatması gerektiğini göstermez.

Tam tersine, kişi hala şu kadar süre geçti ben neden hala böyleyim diye söylediğinde bir süre daha o kişiyi özleyebileceğini, yokluğunun acı, üzüntü, öfke gibi duygulara yol açabileceğini ifade edin. Sürekli bu süreci atlatması için duygularını, davranışlarını telafi etmeye çalışmayın. Yas, içinde inkarı, acıyı, üzüntüyü, öfkeyi, depresyonu barındırır. Bırakın bu süreci yaşasın ve atlatsın. Onu sürekli kontrol etmek yerine, ne zaman ihtiyacı olursa yanında olacağınızı hissettirin. Kişi bunu hissettiği zaman, size ihtiyacı olduğunda kendisi gelecek ve bunu talep edecektir.

Kaynak: https://www.doktorsitesi.com’ a Teşekkür Ederiz

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL